Sosyal medya suçlu mu?

Sosyal medyanın hayatımıza olan etkilerini hepimiz yaşıyoruz. Tüm olumlu yanlarından faydalananlar gibi hayatını olumsuz olarak etkilediğini söyleyenler de var. Bu blog yazımız sosyal medyanın hayatlarında olumlu veya olumsuz etkilerini görenler ve daha etkili kullanmak isteyenler için!

Ayşe Ali’ye küsmüş; çünkü Ayşe, Instagram’da Ali’nin postunu beğenmemiş… Sosyal medya ilişkileri bozuyormuş. Fatma son zamanlarda fazla kilo almış, çünkü vaktinin çoğunu Facebook’ta geçiriyormuş… Ahmet çok fazla para harcıyormuş, çünkü alışveriş sitelerinden almadık şey bırakmıyormuş… Gençler sosyal medya fenomenlerini kendilerine rol model alıyorlarmış, okulu bırakıyorlarmış. Kısaca, karı koca boşanmalarından da, kötü niyetli kişilerin yaptıklarından da sosyal medya suçlanıyor! Ve fısır fısır bunun gibi nice suçlama ile sosyal medyanın hayatımızı olumsuz olarak etkileri anlatılıyor, “sosyal medyanın zararlarından nasıl korunulur?” diye yazılar yazılıyor…

Facebook’un, Instagram’ın, Twitter’ın, Linkedin’in ve diğerlerinin vay haline vay… Eh Mark da bunları biliyordu ki “The Social Network” filminde “Birkaç Düşman Edinmeden 500 Milyon Arkadaş Kazanamazsınız”. sloganını kullandı.

Gelin şimdi, başka bir açıdan bakalım; sosyal medya suçlu mu birlikte değerlendirelim.

Bugün dünyada her üç kişiden birinin sosyal medya hesabı var, bu durum ülkemizde ise şöyle: her iki kişiden birinin sosyal medya hesabı var. Yani milyonlarca kişi sosyal medyada! Bu kadar farklı görüş, duygu ve düşüncede olan insanların bir arada olduğu başka bir yer yok dünyada. Tarihinde televizyon bile böylesine popüler olmamıştı. Ki daha on yıl önce televizyon için aynı konuşmalar yapılıyordu. Televizyon obeziteye neden oluyor diyen de, aileyi parçalıyor diyen de vardı.

Peki, adının içinde “sosyal” olan bir platform, nasıl olur da topluma zarar verebilir?

Sosyal medyada yaptığımız her hareket, çocukları ayırarak belirtmek gerekir ki, kişinin hür iradesi ile yaptığı hareketlerdir. Hesaplarınız kötü amaçlı kişilerin eline geçmediyse… Şöyle bir yanılgıya düşmeyelim, bu kötü amaçlı kişiler sadece sosyal medyada yoklar, hayatın her alanında varlar. Hayatta nasıl kişilersek aslında sosyal medyada da oyuz. Belki gerçek hayatta sakladığımız yönlerimizi sosyal medyada devreye sokuyoruz, yapamadıklarımızı orada yapmaya çalışıyor, söyleyemediklerimizi orada söylüyoruz. Daha derinlemesine bir değerlendirme için psikolojide yansıtma konusunu araştırmanızı öneririz.

Aslında, dünyada olup biteni oradan öğreniyor, ortak beğeni ve hobileri olan insanlarla bir araya gelebiliyor, anında bilgi edinebiliyor, düşüncelerimizi daha geniş kitlelerle paylaşabiliyoruz…

Evet, şimdi, sosyal medya suçlu mu? Ne dersiniz?

Gelelim, en önemli konuya sosyal medyayı daha etkili kullanmak isteyenler ne yapmalı?
Hem bireysel hem de kurumsal kullanımlarda değişmeyen ilk ortak nokta samimi olmak. Öncelikle, sosyal ağlardan seçeceğiniz iki ya da üç ağı aktif olarak kullanıyor olmalısınız. Cümleleriniz sizin diliniz olsun ya da markanıza bir dil belirleyerek yola çıkın. Görsellerinizi özenerek seçin. İster kişisel ister kurumsal paylaşımlarda görseller en çok dikkat çeken unsur! Kurumsal bir hesabınız varsa, kişisel sosyal medya hesabınız gibi kullanmayın! Dostlarınız ve arkadaşlarınız dışında insanların neden sizi takip etmelerini istediğinizi belirleyin. Bu kurumsal hesaplar için çok daha ciddi olarak ele alınması gereken bir konu. Sevdiklerinizin, dostlarınızın kurumsal bir hesaba sahipseniz müşterilerinizi ve rakiplerinizin neler yaptığını takip etmek önemli. Aman yorumlarınıza dikkat edin… Eğer sosyal medya hesaplarınızı satış odaklı kullanmayı düşünüyorsanız, sosyal medyanın adı gibi sosyal bir alanı olduğunu unutmayın. Paylaşımlarınızın paylaşılabilir olması için gündemi takip edin, yaratıcı olun, gündem yaratın. Daha doğru ve aktif sosyal medya kullanımı için işin uzmanlarından destek almanızı öneririz.

Demet Erdem